Tüm şirketlerin siber saldırılardan etkilenme ihtimali oldukça yüksek olsa da, bazı sektörler günümüzde siber korsanların gözdesi haline gelmiş bulunuyor.
Siber güvenlik dünyası, yeni öne çıkan sorunların dışında fidye yazılımları gibi devam eden birçok tehdidin eşliğinde 2018’i kapatmaya hazırlanıyor.
Kuzey Kore'nin desteklediği sanılan Lazarus grubu, özellikle savunma, finans ve enerji sektöründe hizmet veren şirketlere karşı büyük bir saldırı düzenledi.
Fiziksel güvenlikle ilgili unsurlar göz önünde alınmadan sadece siber güvenliğe yönelik alınan önlemler, siber güvenliği de riske atıyor.
Dolandırıcılar, banka ve diğer finansal kuruluşların adlarını ve logolarını kopyalayıp sahte hesap oluşturarak kullanıcıları kandırmaya çalışıyorlar.
Siber güvenlik politikalarının sadece saldırganlara odaklı hazırlanması, kuralların çalışanlar üzerinde etki yaratmamasına sebep olabiliyor.
Güçlü bir siber güvenlik kültürüne sahip olan şirketler arasındaki en önemli noktalardan biri, mutlaka güvenlikten sorumlu bir yöneticiye sahip olmaları.
2016 yılında ABD başkanlık seçimlerini karıştıran siber sadırganlar şimdi de Avrupa ve Güney Amerika’daki ülkelerin peine düştü.
Yeni araştırma, Avrupa'daki çalışanların güvenlik risklerini ve sonuçlarını anladıklarını, ancak global meslektaşlarından daha az harekete geçtiklerini gösteriyor.
Bilgi teknolojileri ve bilgi güvenliği uzmanlarının kendilerine verilen düşük bütçeyi en etkili şekilde kullanmaları gerekiyor.
