Haberler
Zoom Koronavirüs Sürecinde Gizlilik Riski Oluşturabilir
Video konferans uygulaması Zoom, koronavirüs nedeniyle uygulanan küresel karantina sürecinde sayısız kurum ve çalışan tarafından evden çalışmak için kullanılıyor. Öte yandan, güvenlik araştırmacıları Zoom’un gizlilik konusunda en güvenilir uygulama olmayabileceğini öne sürüyor.
Araştırmacılar, Zoom’un ‘gizlilik politikasının’ şüphe uyandıran yanları olduğunu tespit etti. Yüzeysel olarak Zoom, kullanıcı bilgilerini toplayarak reklam verenler ve diğer iş ortakları ile paylaşıyor. Dahası Zoom’un gizlilik politikası, “bulut kayıtlarında yer alan veriler, anında mesajlaşmalar, dosyalar ve hizmet içinde paylaşılan verileri” de içeriyor. Bu tanımların kapsamında videolar, otomatik olarak oluşturulan transkriptler, ekranda paylaşılan belgeler ve her görüşmede yer alan insanların isimleri bulunuyor.
Bu tür veriler ışığında tüketicilere özel hedef reklamlar hazırlamaktan yüz algoritmaları geliştirmeye kadar birçok işlem yapılabilir. Bu noktada Zoom ise “kişisel verilerin kimseye satılmadığını” belirtiyor.
Araştırmacıları kaygılandıran bir diğer unsur ise video görüşmeleri düzenleyen tarafın birçok fonksiyona sahip olması. Örneğin bir derse katıldığınızda veya doktorunuzla özel görüşme gerçekleştirdiğinizde videoyu başlatan taraf sizden habersiz kayıt yapmanın ötesinde içeriği kontrol edebiliyor. Bir diğer tartışılan içerik ise “attention tracking” yani “dikkat takibi.” Bir iş görüşmesinde iseniz, videoyu başlatan işveren Zoom penceresinin dışına çıkan tıklamaları takip edebiliyor.
Uzmanlar, görüşmelere katılan kişilerin rızaları olmadan görüntü ve diğer bilgilerinin alınabileceğini not düşerken Zoom, veri satmadığını belirtmekle bile pazarlama/reklam amaçlı veri kullandığını ve şahsi bilgilerin ifşa edilecek seviyede kullanılabileceğini kaydetti. Tüm bu notlar, Zoom’u Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Düzenlemesi (GDPR) ile karşı karşıya getirebilir.