Kişisel gizliliğiniz ve güvenliğinize dikkat edin

Kişisel gizlilik ve güvenlik son yılların en çok konuşulan konularından biri haline geldi. İnsanlar kişisel dijital dünyada gizliliklerini korumak ve güvenliklerini sağlamak için çeşitli yöntemler geliştiriyorlar. Örneğin bilgisayarınızın ya da dizüstü bilgisayarınızın kamerasını ve mikrofonunu kullanarak sizi izinsiz olarak kaydeden uygulamalara karşı birçok kişi (buna Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg de dahil) kamerasını bantla kapatıyor. USB ve diğer portları sistem ayarlarından devredışı bırakan ya da bu bağlantı noktalarının kullanılmasını engelleyecek şekilde bant yapıştıran kullanıcılar da mevcut. Bunun en büyük nedeni ise kişisel gizlilik ve güvenliğe gerçekleştirilen saldırıların artması. Artık saldırganlar şan ve şöhrete bakmıyor, ön büyük odakları para.

Kişisel veriler mal ve hizmet gibi pazarlanıyor

Önümüzdeki bir diğer tehlike ise kurumlarla paylaştığımız bilgiler. Ne yazık ki bu bilgiler bazı firmalar tarafından satılabiliyor ya da saldırganlar tarafından yasadışı yollarla ele geçirilebiliyor. Örneğin sizi arayıp aldığınız hizmet şu tarihte bitecek bizden hizmet almak ister misiniz diye sorarlar. Siz de merak edersiniz sizin bu bilgileriniz rakip firma tarafından nasıl ele geçirilmiş. Bu yüzden kurumlarla paylaştığımız bilgilere dikkat etmemiz gerekiyor. Kısacası sahip olduğumuz bize ait olan bilgiler bir şekilde mal ve hizmet şeklinde pazarlanıyor.

Bir diğer tehlike de biraz önce belirttiğimiz gibi paylaşılan ya da paylaşılmayan koruma altında olması gereken verilerin siber saldırganlar tarafından çalınması. Örneğin geçtiğimiz yıllarda seçimlerde kullanılan veriler siber saldırganlar tarafından ele geçirilmiş, milyonlarca kişinin TC Kimlik numarası ve diğer bilgileri herkes tarafından kolayca ulaşılabilir hale gelmişti. Bu durumda yapabileceğimiz bir şey ne yazık ki yok, çünkü bunlar kontrolümüz dışında gelişiyor.

Ama kontrolünüz altında olabilecek nüfus cüzdanınızı kaybettiğiniz takdirde hemen yenisini çıkarmak gibi şeyleri yapmayı sakın ertelemeyin. Nüfus cüzdanı, ehliyet, pasaport gibi kimliklerin kopyalarını e-posta, Whatsapp, Telegram gibi uygulamalar üzerinden paylaşmayın. Her yere fotokopisini vermeyin. Verseniz de fotokopinin neden verildiğini yazmayı unutmayın. Yoksa başınıza hiç beklemediğiniz şeyler gelebilir. Bunun pek çok örneği var.

Sosyal medyaya çok dikkat edin

Son zamanlarda kişisel bilgilerin çalınmasında en önemli rolü çevremizle bir nevi sosyalleşmemizi sağlayan sosyal medya araçları oynuyor. Örneğin saldırganlar Facebook’ta uçak bileti kazandınız diyerek sizden kredi kartınıza kadar varan bilgiler almaya çalışabiliyor. Ya da yine sosyal medyadaki bilgileriniz ve kendilerinin başka yerlerden ele geçirdikleri bilgileri kullanarak sizi çok zor duruma düşürebiliyorlar. Örneğin sizin profilinizi taklit ederek kişileri ekliyor, oltaya düşen insanlardan borç para alabiliyor, kredi kartı bilgilerini alabiliyor ya da mobil ödeme yolu ile aldıkları bir alışverişi bu kişilerin üzerine yıkabiliyorlar. Bu yüzden sosyal medyada mümkün olduğunca az bilgi sağlamakta yarar var. Yurtdışına çıktıysanız ya da ailecek tatile gittiyseniz bunu tatilden döndükten sonra bildirin. Yoksa eve döndüğünüzde bomboş bir evle karşılaşabilirsiniz. Hele ki son günlerde çok rastladığımız soy ağacınız gibi hassas verileri kesinlikle sosyal medya üzerinden paylaşmayın. Bu sizi çok ama çok tehlikeli bir duruma sokabilir.

Kötü niyetli yazılımlara dikkat

Biraz önce de belirttiğimiz gibi son dönemde saldırganlar oldukça sofistike. Niyetlerine ulaşmak için aylarca bekleyebiliyorlar. Bilgisayarınızda yüklü olan bir yazılım vasıtasıyla sizinle ilgili çok ayrıntılı bilgi toplanıyor olabilir. Bu konularda paranoyak olmakta fayda var. Bu yüzden bilgisayarınız ve diğer cihazlarınızda kapsamlı güvenlik yazılımları kullanın. Herkese açık kablosuz ağları kullanırken VPN kullanmaya dikkat edin.