İş Yerlerinde Yapay Zeka Kullanımı: Çalışanların Farkındalık ve Güvenlik Açıkları

Yapay zeka araçlarının iş süreçlerine entegrasyonu hızla artarken, bu teknolojilerin güvenli bir şekilde kullanımı önemli bir tartışma konusu olmaya devam ediyor. Yakın zamanda yayımlanan bir rapor, iş yerlerinde yapay zeka kullanımına dair çarpıcı veriler ortaya koydu.

National Cybersecurity Alliance (NCA) ve CybSafe tarafından hazırlanan raporda, yapay zekanın iş yerlerindeki rolü ilk kez detaylı bir şekilde incelendi. Araştırma, 7 ülkede, 5 farklı kuşaktan 7.000’den fazla çalışanın katılımıyla Mart-Nisan 2024 döneminde gerçekleştirildi.

Rapora göre, katılımcıların %27’si iş yerlerinde yapay zeka araçlarını kullanıyor. Bu kullanıcıların %65’i ChatGPT gibi popüler araçlardan faydalanıyor. Çalışanların %38’i, farkında olmadan iş yerlerine risk oluşturabilecek bir davranış sergileyerek, hassas iş verilerini işverenlerinin bilgisi dışında yapay zeka araçlarına aktardıklarını itiraf ediyor. Bu tür davranışlar, siber güvenlik literatüründe “gölge yapay zeka” olarak tanımlanıyor.

Özellikle Z kuşağı (%46) ve Y kuşağı (%43) çalışanlarının bu riski daha fazla üstlendikleri görülüyor. Öte yandan, daha yaşlı kuşaklarda yapay zeka kullanım oranı daha düşük.

Raporda öne çıkan bir diğer bulgu, çalışanların yalnızca %48’inin yapay zeka güvenliği ile ilgili bir eğitim aldığını göstermesi. Eğitim eksikliğinin hem bireysel hem de kurumsal riskleri artırdığı belirtiliyor.

Katılımcıların yapay zeka tarafından üretilen içerikleri tespit etme konusundaki özgüvenleri karışık bir tablo çiziyor. Genç nesillerde özgüven daha yüksekken (%53), yaşlı nesillerde bu oran önemli ölçüde düşüyor. Benzer şekilde, yapay zeka kullanımında şirketlere olan güven de yaşla birlikte azalıyor.

Katılımcıların üçte ikisi (%65), yapay zekanın daha ikna edici oltalama e-postaları oluşturmak gibi siber suçlarda kullanılmasından endişe duyduğunu ifade etti. Katılımcıların yarısından fazlası (%52), yapay zekanın dolandırıcılıkları tespit etmeyi zorlaştıracağına inanırken, %55’i bu teknolojinin çevrimiçi güvenliği sağlamakta daha fazla zorluk yaratacağını düşünüyor.

Yapay zekanın düzenlenmesi/regülasyonu konusunda ise katılımcıların büyük bir kısmı (%77) teknoloji şirketlerini sorumlu tutarken, %73’ü ulusal düzenleyicilerin, %70’i ise hükümetlerin rol alması gerektiğini düşünüyor.

Raporda, iş yerlerinde yapay zeka kullanımının kaçınılmaz bir gerçek olduğu vurgulanarak, şirketlerin bu durumu kabullenmesi ve çalışanların güvenli kullanımını desteklemesi gerektiği ifade ediliyor. Çalışanların, yapay zekanın güvenli kullanımının önemini kavrayabilmesi için eğitim programlarının bilgi yığınlarından ziyade, somut sonuçlara odaklanması öneriliyor.

Bu bulgular, iş yerlerinde yapay zekanın hızla artan kullanımıyla birlikte bu teknolojinin güvenli bir şekilde yönetilmesinin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Çalışanların büyük kısmı siber tehditlere karşı ne yapılması gerektiğini bilse de, kurumların dirençli olabilmesi için bu bilginin güvenli davranış alışkanlıklarına dönüştürülmesi şart.