Bizi takip edin

Makale

Facebook’un Yeni İsmi Meta, Gizlilik ve Güvenlik Konularındaki Tartışmalar

Artık Facebook, yeni bir isme sahip, fakat çoğu teknoloji otoritesine göre problemler aynı.

tarihinde yayımlandı

Skandallarıyla ün salmış sosyal medya platformu Facebook, ismi konusunda köklü bir değişime gitti ve şirket çalışanları, genel merkezinin önünde yeni logo ve yeni isim Meta’yı açıkladı. Facebook’un Menlo Park, ABD-Kaliforniya’daki ikonik ‘’başparmak havaya’’ sembolü, artık yepyeni sonsuzluk şeklindeki sembolü ve yeni isim Meta’yı haykırıyor.

Peki yeni oluşum ne ifade ediyor ve bu teknoloji devi güvenimizi geri kazanabilecek mi?

28 Ekim 2021 Perşembe günü Facebook’un Connect konferansında açıklanan yeni kurumsal kimliği; şirketin insanların çalışabileceği, oyun oynayabilecekleri ve öğrenecekleri buna ek olarak birbirleriyle sosyalleşebilecekleri sanal bir ortam vadeden Metaverse’e yönelik uzun soluklu bir koşunun parçası olarak nitelendiriliyor. Burada bir dipnot gerekli, Meta, tıpkı Google’ın sonradan Alphabet adı verilen bir ‘çatı şirket’ altında yer alması gibi.
Meta, Facebook’’un yanı sıra WhatsApp, Instagram ve Oculus gibi bir dizi farklı ‘işi’ de aynı çatı altında bulunduruyor. Ünlü CEO Mark Zuckerberg, bu noktada Meta’yı “mobil internetin varisi” olarak nitelendirerek iddiasını açıkça sergilemiş durumda.

Ortada bir miras var…

Meta hazırlanırken Facebook, kendisine önceden sorun çıkarmış konuları tekrarlıyor olabilir, zira şirketin eski sloganı ‘hızlı hareket et ve bir şeyleri kır’, riskleri dikkatli bir şekilde ele almayan bir sistemi teşvik etti. Buradan hareketle Meta, Facebook’un eski sorunlarını miras alarak yeni bir sistem yaratma gayesinde olabilir.

Facebook’un genel tutumu, veri gizliliği, nefret söylemi ve yanlış bilgilendirme konusundaki sonu gelmez bir skandallar listesi oluşturmasına katkıda bulundu. Hatta demokrasiye zarar vermek gibi çok daha üst boyut unsurlarla suçlandı. Platformun bir önceki ABD Başkanlık Seçimi’ne ve Britanya’nın Avrupa Birliği’nden çıkmasını esas alan Brexit kararına ‘çok net’ etkileri, skandal boyutunda ve genel bir kanı olarak sıra dışıydı. Bu noktada yeni gelişmeler de dikkat çekti. Örneğin şirketin eski müdürü Frances Haugen tarafından sızdırılan belgeler, Facebook’un zarar verici yönüne özellikle işaret eden doneler sundu. Haugen şirketin nefret söylemi, yanlış bilgilendirme ve diğer zararlı içerikleri sürdürmedeki rolü konusunda halkı ve yatırımcılarını yanlış yönlendirdiğini ‘belgeler öne sürerek’ iddia etmişti.

Facebook ise güvenlik alanında çalışan 40.000’den fazla kişiye sahip olduğunu belirterek tüm suçlamaları reddetti…

Öte yandan şirketin Apple’ın 2020 sonbaharındaki mobil işletim sistemine yönelik adımları da çok konuşuldu. iOS, kullanıcılarına ‘verilerin paylaşılması konusunda’ inisiyatif tanırken Facebook buna şiddetle karşı çıkarak ABD’de yayınlanan gazetelere tam sayfa ilanlar bile verdi. Amacı kullanıcıların tıpkı Android işletim sistemli cihazlarda olduğu gibi Apple akıllı telefonlarıyla bazı verilerini ‘açıkça’ paylaşmaya devam etmesiydi. Bu son derece tartışmalı gündem konularına bir de 2021’in ilk aylarındaki WhatsApp olayı eklendi.

Kullanıcı sayısı ile baş döndürüyor

Bir Facebook şirketi olan WhatsApp, gizlilik ve kullanıcılarından toplanan kişisel verilere ilişkin politikasını son derece bağlayıcı şartlarla güncellemeye kalkışırken ortaya çıkan küresel ölçekteki tepkilerin ardından yaz aylarında geri adım atmak zorunda kaldı.

Son verilere göre her ay yaklaşık 3,58 milyar kişi Facebook ve hizmetlerinden yararlanıyor. Burada sözü edilen ‘3,58 milyar aktif kullanıcı’ tanımını detaylandırmak gerekirse her ay Facebook profiline en az bir kez giriş yapılan 3,58 milyar hesap var. Bu dev sosyal ağ yapısı büyüyerek gelişirken diğer yandan analistler akıllıca bir yeniden markalaşmanın bile Facebook’un halihazırda sahip olduğu problemlerden kendisini uzaklaştırmaya yeterince yardımcı olamayacağını iddia ediyor.

Mark Zuckerberg

Güvensizlik devam ediyor

Araştırma ve danışmanlık şirketi Forrester’ın başkan yardımcısı ve araştırma direktörü Mike Proulx yaptığı konuya ilişkin açıklamada, “bir isim değişikliği, şirketin başına bela olan sistematik sorunları birdenbire ortadan kaldıramaz” diyor ve ekliyor, “eğer Facebook, sorunlarını savunma amaçlı ve yüzeysel bir irtifanın ötesinde ele almazsa aynı şeyler Meta’yı da büsbütün kaplayacak.”

Forrester; ABD, Kanada ve İngiltere’de 745 kişiyle nispeten ‘mini’ bir anket yaptı ve katılımcıların yüzde 75’i, yeni adımların Facebook’a olan güveni artırmayacağını söyledi. Yüzde 25’lik kısım ise umutlu veya herhangi bir tahmini yok.

Yenilik…

Connect açılış konuşması sırasında Zuckerberg,
“Her bölüm, yeni sesler ve yeni fikirler getiriyor ama aynı zamanda yeni zorluklar, riskler ve yerleşik çıkarların bozulmasını da beraberinde taşıyor. Bu geleceğin mümkün olan en iyi versiyonunu hayata geçirmek için baştan itibaren birlikte çalışmamız gerekecek” diyor ve yeni bir alana girmenin getirdiği risklerin farkında olduğunu söylüyor.

Şirket, yeniden markalaşmanın kurumsal önceliklerinde ‘yeniden odaklanmayı’ temsil ettiğini söylüyor. 2004 yılında ABD’de bir üniversitede, Harvard yurt odasında kurulan Facebook, bir sosyal ağ olarak köklerinin ötesine yayılmış durumda. Teknoloji devi artık sanal gerçeklik kulaklıklarına, akıllı gözlüklere ve görüntülü sohbet cihazlarına sahip. Ayrıca Novi adlı kripto parayla bile uğraşmakta. Son derece dağınık bir hal alan devasa bir internet platformu açısından atılan adımlar iyiye işaret olabilir elbette.

Facebook kişisel verilerin kullanım şekilleri gibi kritik konularda pek de parlak bir geçmişe sahip değil. Bakalım yeni adımlarının sonrasında bizleri gelecekte neler bekliyor?

Okumaya Devam Et