Makale
Araştırma: “Veri Gizliliği ve Güvenliği Değişimin Önünü Açıyor”
ABD, Kanada, Britanya, Almanya ve Fransa’da, her biri 1000’in üzerinde çalışana sahip 525 şirketi kapsayan detaylı araştırma, ilginç bulguları ile dikkat çekti…
İş dünyasını kapsayan bir araştırma, büyük şirketlerin verilerini nasıl yöneteceği ve kullanacağı aşamasında halen büyük sorunlar yaşadığına işaret etti. Araştırma kapsamında gerçekleştirilen ankete cevap veren şirketlerin %55’i, analiz için kullanılan verilerin genelde eski tarihli olduğunu ya da ellerine ulaşana kadar değerini yitirdiğini belirtti. Araştırma kapsamında ABD, Kanada, Britanya, Almanya ve Fransa’da yer alan ve çalışan sayıları 1.000’in üzerinde olan 525 farklı veri odaklı şirket incelendi.
Araştırmanın ilgi çekici sonuçları büyük şirketlerde etkin veri kullanımı, veri gizliliği ve güvenliğinin nasıl dengelenmesi gerektiği konusunda yeni tartışmaları gündeme getirdi. Çarpıcı bir veri olarak ankete cevap veren şirketlerin 5’te 4’ünden fazlası (%84), geride kalan 24 ay içinde veri gizliliği ve güvenliği şartlarının veriye erişimi kısıtlayacağı düşüncesine sahip olduğuna inanıyor.
Katılımcıların %90’ı ise veri kalitesi ve güvenin, veri hacmi ve miktarından daha önemli bir unsur haline geldiğini savunurken, veri müdürü pozisyonunun giderek daha önem kazanan bir meslek olarak belirdiği ifade ediliyor. Katılımcıların büyük kısmı veri müdürünün CEO’ya direkt bağlantısı bulunduğunu not düştü.
Şirketlerin yüzde 40’ında veri müdürü bulunmuyor
Ankette şirketlerin %60’ının veri müdürü istihdam ettiği, geride kalan %40’ında ise bu pozisyonun bulunmadığı belirtildi. Araştırmada, şirket boyutu arttıkça veri müdürü bulundurma olasılığının da arttığı görüldü.
Güvenlik araştırmacıları, veri akışının derinleşmesi ve kullanımının daha karmaşık hale dönüşmesi ile veri müdürü pozisyonunun ihtiyaç haline gelmesinin son derece normal olduğunun altını çiziyor. Tedarik zincirinde veri çatışması yaşandığını belirten uzmanlar, veri tedarikçilerinin kısıtlı kaynakları bulunduğunu, yetenek eksikliği yaşandığını, otomasyonun da yetersiz kaldığını not düştü. Öte yandan, veri talep eden müşterilerin sayısı da gün geçtikçe artıyor.
Buluta geçiş sürüyor
Araştırmada, bulut bilişim çözümlerinin veri alanında daha fazla tercih edildiğini gösteren bulgular içeriyor. Şirketlerin %76’sı veri depolama için bulut çözümlerini tercih ederken, geride kalan 24 ay içinde aynı zamanda bulut hesaplama ve paylaşım araçlarını kullandıklarını belirttiler. Buluta geçmekte sorun çeken şirketlerin %43’ü ise bu durumun güvenlik sebeplerinden, %40’ı uyumluluk sorunlarından, %35’i ise veri gizliliği endişesinden kaynaklandığını ifade etti.
Genel olarak, katılımcıların %65’i geride kalan 24 ay içinde verinin iş operasyonları için daha kritik önem taşımaya başladığına dikkat çekti.
Katılımcıların %71’i, zaman içerisinde organizasyonlarında veri kullanan tüketicilerin sayısının arttığını, %73’ü ise önümüzdeki iki yıl içerisinde daha fazla insan ve makine veri kullanıcısının veriye erişim sağlamak isteyeceğini söyledi.
Ankete göre veri tüketimi ve konuşlandırılması yasalara göre de değişiyor. Ankete katılanların %84‘ü, GDPR ve HIPAA gibi veri odağındaki regülasyonlara tabi olduklarını bildirdi.
Veri gizliliği ve güvenliği değişiklikleri tetikliyor
Şirketlerin %83’ünden fazlası veri güvenliğinin önümüzdeki iki sene içinde organizasyonlarındaki veri erişimini kısıtlayacağını düşündüklerini belirtti.
Katılımcıların yaklaşık %40‘ı veriye gerçek zamanlı erişemediklerini ifade ederken, veri ekiplerinin bireysel hizmet veri araçları sağlamak için yeterli donanıma sahip olmadığını ifade etti.
Katılımcıların %62‘si, veri bazlı görevleri tamamlamak için bedava sunulan bulut çözümlerini kullandıklarını söyledi.
Yasalara tabi şirketlerin %31’inin bulut öncelikli ve %45’inin buluta adaptasyon strateji benimsediği ifade edilirken, yasalara tabi olmayan şirketlerin %46’sının buluta tutucu yaklaştığı, %9’unun ise bulut stratejisine şüpheli baktığı belirtildi.
Katılımcıların %65‘i, organizasyonların veri erişimi ve yönetimini kontrol etmekte zorluk çektiğini düşünüyor. Analistler, veri tedarikçileri ile tüketiciler arasındaki bağlantı kopukluğunun iş dünyası ve kamu sektörünü veri erişimi ile hızı konusunda baskı altında bıraktığını ifade ediyor.
Analistler, verinin çatışma oluşturmayacak şekilde paylaşılmadığı, modellenmediği ve analiz edilmediği sürece faydalı analizler için kullanılamayacağını ve iş değeri sunmayacağını vurguladı.
Raporun bugüne kadar veri talep eden şirketlerin yaşadığı sorunları gözler önüne serdiğini belirten analistler, zayıf noktaların giderilerek iş değerinin artırılabileceği ve risklerin en aza indirilebileceğini belirtti. Aynı zamanda, otomasyon ve ölçülebilirliğe yapılacak yatırımların buluta adaptasyon zorluklarını ortadan kaldıracağı, daha etkin veri erişimi sağlayacağı ve iş çıktılarını geliştireceği not düşüldü.