Akıllı şehirlerin başı siber saldırganlarla belaya girebilir

Güvenlik araştırmacıları dünya genelinde şu anda kullanılan çeşitli sistemlerde 17 güvenlik açığı buldular. Büyük şehirlerde yaşamak her geçen gün daha da zorlaşıyor. Kiralar ve fiyatlar küçük şehirlere göre daha yüksek, büyük şehirler daha kalabalık, çok fazla trafik var ve bunların üstüne karmaşa da eklenince işin içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Hayatı kolaylaştırmak için birçok ülke büyük şehirleri aynı zamanda akıllı şehirlere dönüştürmeye çalışıyor. Şehrin her yanına sensörler ve kameralar yerleştiriliyor, trafik merkezi konumdan kontrol ediliyor, su seviyeleri ve diğer hizmetler için farklı çözümler geliştiriliyor. Bu sistemler için milyonlarca hatta milyarlarca lira para harcanıyor.

Ancak tüm bu yüksek teknolojilere ve harcanan paraya rağmen akıllı şehirler de beraberinde bir güvenlik riski de getiriyor. Siber saldırganlar akıllı şehirlerin kapısını sürekli zorluyorlar. Hayatımızdaki bağlı cihazların artması ve bunların akıllı şehirlerle bütünleşmesi siber saldırganların iştahını daha da kabartıyor. Çünkü akıllı bir şehre yapılan saldırının saldırganlara çok daha fazla kazanç sağlama olasılığı daha yüksek.

17 güvenlik açığı tespit edildi

IBM ve Threatcare dünyanın çeşitli yerlerinde kullanılmakta olan akıllı şehir sistemlerinde tam 17 güvenlik açığı tespit etti. Saldırganlar bu güvenlik açıklarını kullanarak trafik ışıklarını istedikleri gibi değiştirebilme ve sel uyarısı verebilme potansiyeline sahipler. IBM ve Threatcare bu sistemleri kullanan akıllı şehirlerin yöneticilerini güvenlik açıklarıyla ilgili ayrıntılı bir şekilde uyarmışlar.

Ancak tehlikenin sadece bu 17 güvenlik açığı ile sınırlı olmadığı kesin, siber saldırganlar bu açıklar kapatılsa dahi başkalarını bulabilir. Bu yüzden bu sistemlere yöneticilerin güvenlik açısından daha fazla para harcamaları ve önem göstermeleri gerekiyor.